Toprak Mahsullerinin Zekatı: Öşür Nedir?
Toprak mahsûllerinin de zekâtı vardır. Arâzîden çıkan mahsûlün zekâtına onda bir (1/10) demek olan öşür ismi verilmiştir. Öşür; âyet, hadîs ve icmâ ile sabit bir farzdır.
Toprak mahsûllerinden zekât verilmesi gerektiğine dâir, âyet-i kerîme ve hadis-i şeriflerde şöyle buyurulmaktadır.
- “Ey iman edenler! Kazandıklarınızın ve sizin için yerden çıkarmış olduğumuz şeylerin temiz (ve helâl) olanlarından (Allah yolunda) infâk ediniz (harcayınız)! Gözünüzü yummadan (sıkılmadan) alıcısı olmadığınız şeylerin yaramazını vermeye yeltenmeyin. Ve bilin ki Allah Ganî’dir (sadakalarınız sizin menfaatiniz içindir) ve Hamîd’dir (herkes Allâh’a hamd ve şükür borçludur).” (Bakara Sûresi, 267)
- “Her biri mahsûl verdiği zaman mahsûlünden yiyin. Hasad günü hakkını da (öşrünü) verin ve israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez,” (En’âm Sûresi, 141)
- Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz de şöyle buyuruyor:”Yağmurların, nehir ve çeşme (gibi akar) suların, tarla (içindeki) kaynağın suladığı (arâzîden çıkan) şeylerde tam (1/10) öşür, (dolaba koşulan) hayvanlar ile sulanan (yerden elde edilen) şeylerde ise, yarım (1/20) öşür vardır.
- Resûl-i Ekrem Efendimiz (s.a.v.) Hz. Muâz’ı (r.a.) Yemen’e vâlî gönderirken: Yağmurla ve tarladaki kaynaklarla sulanan topraklardan (mallarından), tam öşür (1/10), dolap ile sulanandan ise, yarım öşür (1/20) (zekât) alınmasını emretmiştir.
İçindekiler
ToggleÖşür Kimlere Verilir?
Zekatın verildiği aynı sekiz sınıfa verilir:
- Fakirler: Nisâbdan az mala malik olan ve mevcut malı ihtiyacına kifayet etmeyen kimse fakirdir.
- Miskinler: Nisâbdan az mala malik olan ve mevcut malı ihtiyacına kifayet etmeyen kimse miskindir.
- Zekat toplamakla görevli olanlar: Ülü’l-Emir tarafından zekât, sadaka ve öşürleri toplamak için vazifelendirilen kimsedir. Bunlar beytülmâl adına zekât toplarlar.
- Kalpleri İslam’a ısındırılmak istenenler: İslâm’a kalpleri alıştırılıp, ısındırılanlar demektir. İslâm’ın ilk devirlerinde bunlara zekât verilirdi. Hazreti Ömer (r.a.) İslâm’ın izzet ve satvetini görerek, bu sınıftan zekâtı kesmiştir.
- Köleler ve esirler: Âzâd etmek için onu zekât parası ile satın almak, yahut mükâtebe olan, yâni efendisi ile belli bir miktar para karşılığı âzâd olunmak üzere anlaşma yapan köleye zekât vermek câizdir.
- Borçlular: Borç altında olup da ödeme imkânı olmayan kimselere de zekât verilir.
- Allah yolunda çalışanlar: Hizmet eden ve beytülmâlden de tahsilât almayan kimseler ve hizmetler. Allah’ın rızâsı uğrunda gazâ edenler, Allah rızâsı için ilim okuyanlar, ibâdet ile meşgul olan muhtaçlar.
- Yolda kalmışlar: Memleketinde malı olsa bile, gurbette parasız kalan kimseye, ihtiyacı nisbetinde zekât verilir.
Öşür Ne Zaman Verilir?
Öşür, mahsulün hasat zamanında verilir. Öşürde, arazi sahibinin akıllı, bâliğ (ergin), zengin olması şart değildir. Çünkü öşürde itibar, arazi sahibine değil, araziyedir. Yani, mal sahibi; çocuk, deli veya fakir de olsa öşür ile mükelleftir. Bununla birlikte arazide yılda kaç mahsul elde edilirse, hepsinden ayrı ayrı öşür vermek lâzımdır. Diğer malların zekâtında, malın-paranın üzerinden bir yıl geçmesi şart olduğu hâlde, mahsûllerde bir yıl geçmesi icap etmez. Tarım ürünleri toplandıktan ve hasat edildikten hemen sonra, beklemeden öşür vermek gereklidir.
Öşür Ne Kadar ve Nasıl Verilir?
Bir arazi, yağmur, çay veya ırmak sularıyla sulanırsa mahsûlâtı onda bir nisbetinde; dalyanlar, dolaplar, hayvanlar veya satın alınacak sular ile bütün sene veya senenin yarısından fazla sulanırsa yirmide bir nisbetinde öşür verilir.
Öşür, tarım ürünlerinin sulama şekline göre hesaplanır:
- Doğal su kaynakları (yağmur, nehir vb.) ile sulanan ürünlerde mahsulün 1/10 (onda biri) öşür olarak verilir.
- İnsan ve hayvan gücü, sulama masrafları (kuyu, motorlu pompa vb.) ) ve araçlar vasıtasıyla yapıldığı durumlarda mahsulün 1/20 (yirmide biri) öşür olarak verilir. Tohumlar veya işçi ücretleri ve sâir masraflar bundan düşülmez.
Bal, ceviz, susam, fındık, fıstık, çam fıstığı, payam (badem), zeytin, pamuk, palamut, pelit, keten tohumu, şeker kamışı, şeker pancarı, çay yaprağı, çayır otu, dut yaprağı, fesleğen yaprağı, buğday, mısır, pirinç, nohut, mercimek, bakla, fasulye, soğan, sarımsak, kavun, karpuz, salatalık, üzüm, incir, elma, armut, şeftali, erik gibi her türlü mahsülden ve yulaf, fiğ, burçak gibi her türlü hayvan gıdasından öşür verilir.
Öşrü verilen üzüm bağının içinde meyve ağaçları olsa veya bağ arasında soğan, sarımsak ekilse, o ağaçların meyvelerinden ve ekilenlerden de öşür vermek lâzımdır. Ayrıca öşür arazisi içinde, ekilmediği hâlde kendiliğinden çıkan mahsulden de öşür verilir. Sonuç olarak, İmâm-ı Âzam Hazretleri: “Araziden elde edilen mahsulün azında da çoğunda da öşür farzdır.” buyurdular.
Öşür Nasıl Hesaplanır?
Öşür hesaplanırken mahsulün toplam miktarı göz önünde bulundurulur. Sulama yöntemi belirlenir ve bu yönteme uygun oran uygulanır:
- Doğal sulama ile yetiştirilen mahsuller için mahsulün %10’u (1/10).
- Sulama masrafları olan mahsuller için mahsulün %5’i (1/20). Bu oranlar, hasat edilen ürünün brüt miktarı üzerinden hesaplanır. Örneğin, doğal su kaynaklarıyla sulanan 1000 kilogram buğday hasat edildiğinde, 100 kilogramı öşür olarak verilir.
Yılda iki kez ürün alan kişiler, her hasat döneminde mahsul üzerinden öşür hesaplamalıdır. Mahsulün kendisini veya değerini vermeleri gereklidir. Yılda iki kez mahsul alıp bir kez öşür vermek farzın tam olarak yerine getirilmesini engeller. Başka bir deyişle farzın tam olarak yerine gelmesi için her hasatta öşür verilmelidir.
Bizden haberdar olmak için web sitemizdeki blog bölümünü, youtube kanalımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takip edebilirsiniz.
Son Yazılar
Suların Ülkesi Brunei
Fidan Dikmek Neden Önemli?
Kurallar Ülkesi: Singapur
Gönüllümüz ve refikimiz olun...
+90(216) 6508461
info@ifa.org.tr